Türk Hava Yolları’nda (THY) görev yapan bir kaptan pilot, THY’ye Koronavirüs’le ilgili mektup yazıp gönderdi.
Kaptan pilot mektubunda bu süreçte yaşanan olumsuzluklardan ve yapılması gerekenlerden ve tüm her şeyden bahsetti.
İşte O kaptan pilotun THY’ye mektubu;
Dünyanın ve insanlığın çok büyük bir imtihan verdiği bu dönemde herkes elinden geldiğince nasıl bu süreci en az kayıpla atlatırız, nasıl bu dar-boğazdan çıkarız diye binlerce yol denemektedir. Her gün dünyanın herhangi bir ülkesinde kaç insanın daha hayatını kaybettiğini bu günlerde hapsolmak zorunda kaldığımız evlerimizden maalesef çaresiz bir şekilde izlemekteyiz.
Ülkemizde özellikle Sağlık Bakanlığı ve konuyla yakından alakası olan diğer sivil toplum kuruluşlarının bir şeyler yapma gayreti halkımızı rahatlatmaktadır. Ancak havacılık camiasına baktığımızda maalesef durum bundan çok daha farklı seyretmektedir.
Korona virüsünün Çin’de ilk ortaya çıktığı Aralık ayından bugüne kadar maalesef olayın ciddiyetinin boyutunu anlamayan yetkililer yüzünden, onlarca uçucu personel bu gün ciddi sağlık sıkıntısı çekmektedir. Virüsün ilk çıktığı günden itibardan olayın önemini anlayamayan ve hala bir magazin haberi gibi uzakta kalarak izlemeye çalışan, bilgisiz yetkililer yüzünden, sadece uçuş ekipleri değil, aynı zamanda bu uçuş ekiplerinin aileleri, akrabaları, arkadaşları, komşuları, yaşadıkları mahalle, ilçe, il ve nihayetinde ülkemiz büyük darbe almıştır.
Devletimiz bu süreçte tüm imkanlarını seferber edip elinden geleni yapma gayreti içindeyken THY içindeki ilgisiz yetkililerin biçareliği adeta sorumsuzlukta çığır açmıştır ve açmaya devam etmektedir.
Şöyle ki; normal koşullarda rutin yıllık uçucu muayenelerinde bile uçuş ekiplerine birçok problem çıkartan hem çalışanı hem de kurumu maddi, manevi binlerce lira zarara uğratan ve hiçbir zaman yaptıklarının hesabı sorulmayan sağlık müdürlüğünün, bu süreci yönetebileceği beklenmemelidir. THY kendisine hangi biriminin büyük zarar verdiği sorusuna cevap ararsa ekip planlamanın yanında sağlık müdürlüğünün de olduğunu görür. Çünkü sağlık müdürlüğü kadrosunda birçok ehliyetli ve kaliteli personeli olduğu halde maalesef ortalıkta hiç görünmeyen sağlık müdürü ve yanındaki birkaç kişiden dolayı hem kendi personeline hem uçuş ekipleri ve kuruma büyük kayıplar yaşatmaktadır. Uluslararası havacılık sağlık kriterinde olmayan, tek başına koyduğu kısıtlarla adeta uçuş ekiplerinin kâbusu haline gelmiştir. Bu ekstra kısıtlar beraberinde uçucular için günler süren ilave tetkikler, tahliller, ıstırap ve streslere neden olurken kurum için ise onlarca gün iş gücü kaybı, personel motivasyon kaybı ve binlerce liralık maddi kayıpları beraberinde getirmektedir.
Normal şartlarda bile hal böyleyken, günümüzün olağan üstü şartlarında bu birimin başarılı olmasını beklemek yukarıda da belirttiğimiz üzere büyük hata olurdu. Bu birim görevini doğru yapmış olsaydı, belki bugün THY de çalışan onlarca uçuş ekibi ve sağlık görevlileri bu virüse yakalanmayacak ve ülkemize taşımayacaklardı. Uçuş ekiplerinin daha önceki yaşadığı başta sıtma olmak üzere birçok ciddi sağlık sorununda kifayetsiz kalan bu birim, yine aynı başarısızlığını adeta egale etmiştir. Eminiz ki başta sağlık müdürü olmak üzere bazı THY yöneticileri bu krizin ilk çıktığı günden itibaren olayın ciddiyetini kavrayarak doğru tavsiyelerde bulunsalardı, THY yönetimi de gereken tedbirleri zamanında ve tam olarak alırdı. Böylece bu virüse karşı hem THY hem ülkemiz daha az kayıpla karşı koymuş olurdu.
THY yönetimi bir an önce gereken tedbirleri alması gerekmektedir, eğer bu şekilde devam ederlerse ne sağlık biriminde çalışacak bir sağlıkçı, ne uçuş hattında uçan bir uçucu, ne de ülkemizde korona virüsüne karşı verilen mücadelede bir katkı verme olanağı bulamazlar. Kendilerine tavsiyem öncelikle, rüştünü bir kez daha ispatlayamayan kendi personeli tarafından bile sevilmeyen sağlık müdürünü mercek altına almalarıdır. Diğer tavsiyem ise operasyonlarına devam eden diğer hava yolu şirketlerinin aldığı tedbirleri detaylı inceleyerek uygun olanının bir an önce uygulamaya konmasıdır.
Ayrıca bundan sonraki süreçlerde kısıtlı da olsa yapılan uçuş operasyonlarının sağlıklı ve emniyetli olması için ekiplere verilen maskelerin daha kaliteli olanlardan seçilmesi, özel uçuş kıyafetleri ve ekipmanlarının verilmesi, uçuş dönüşünde uçucuların virüsten arınması ve ülkemize virüsün girişine engel olmak için hava limanında dekontaminasyon alanlarının oluşturulması, uçuş operasyonlarının aynı uçuş ekipleri ile ekip üyesi değiştirilmeden belirli çalışma periyotlarında yapılması gerekmektedir.
Devletimizin ve milletimizin tüm dünya insanları ile imtihan verdiği bu süreçte THY yönetiminin de daha aktif olarak personel bilgilendirme yapması virüse yakalanan veya karantina süreçlerini yaşayan personele daha yakından destek sağlaması en büyük temennimdir.