Diğer ulaşım araçları ile yapılan kazalar rakamsal olarak her ne kadar çok olsa da, dünya çapında gerçekleşen uçak kazalarının sayısı hiç de azımsanacak kadar az değildir. Çok sık olmasa bile günümüzde de gerçekleşen uçak kazaları bulunmaktadır fakat geçmiş, birbirinden ilginç uçak kazaları hikâyeleri ile doludur.
Uçak kazalarında adı en çok geçen uçak tipi ise Boeing 737 olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu uçakların kazalara karışma nedenleri genel olarak uçağın teknik aksaklıklardan değil; kule ile olan iletişim hatalarından, pilot hatalarından, ihmallerden ya da suikastlerden dolayı kaynaklanmaktadır. Dolayısı ile bu sebeple, uçak yolculukları hala en güvenli yolculuk türü olarak karşımıza çıkmaktadır. İşte yakın tarihte gerçekleşmiş olan ve ilginç bir öyküsü bulunan Boeing 737 uçak kazası…
Helios Boeing 737 Uçak Kazası
Helios’a ait olan ve 14 Ağustos 2005’te Prag’a doğru havalanan Boeing 737 uçağı kalkıştan sonra ne yazık ki Atina’nın dağlık bir alanına düşüyor. Yaşanan bu kaza neticesinde uçakta bulunan 115 yolcu ve uçakta görevli olan 6 kişi hayatını kaybediyor. Uçağın düşmesine neden olan araştırıldığında ortaya vahim bir tablo çıkıyor.
Uçağın kalkışından önce yer hizmetleri mühendisleri, uçak yerde iken basınç kontrolü yapmak amacı ile ALTN anahtarını manuel konuma getiriyor ve uçakta herhangi bir basınç kaybı olup olmadığını kontrol ediyor. Kontrol sonrası yer hizmetleri mühendisleri anahtarı eski haline getirmeyi unutuyorlar ve işlemlerini sonlandırıyorlar.
Uçağın kalkış hazırlıklarını yapmak üzere kokpite gelen pilotlar, yer hizmetleri mühendislerinin manuel konuma aldığı anahtarı farketmiyorlar uçuşa geçiyorlar. Kalkıştan kısa bir süre sonra atmosfer incelmeye başlıyor ve oksijen maskeleri çıkıyor. Bu durum ile karşı karşıya kalındığında uçağın alçalması gerekirken, uçak yükselmeye devam ediyor. Bunun sonucunda görevli pilotlar bilinç kaybı yaşayarak hipoksi durumuna giriyor.
Uçakta görevli olan kabin memuru, telefon aracılığı ile pilotlarla iletişim kurmaya çalışıyor fakat başarı sağlayamıyor. Uçakta bulunan son oksijenler, maskelerde olduğu için kabin memuru, bu maskelerden yararlanarak kokpite doğru ilerliyor. Bu sırada, izinsiz bir uçağın kendisine doğru gelmekte olduğunu fark eden Yunanistan, bunun bir terör saldırısı olabileceğini düşünerek jetini yolluyor. Jette bulunanlar, uçakla irtibat kurmada başarılı olamayınca yakın temasa geçiyor fakat yine başarı sağlayamıyor. Bu sırada kabin memuru da her ne kadar çabalasa başarıya ulaşamıyor çünkü uçak olması gerekenden fazla bir süre havada kalıyor ve yakıtını tüketiyor. Böylelikle yakıtı biten Boeing 737 düşüyor ve mürettebat ile yolcuların hazin ölümü gerçekleşiyor.
